Bitkiler beslenemezse büyüyemezler, kilise de büyüyemez. Peki, bir kilise büyümek için hangi gıdaları tüketmeli? Tanrı’nın Sözü, tüm yaşamın ve sağlığın kaynağıdır. Kilisenin sevindirici habere ilişkin anlayışını besleyen, geliştiren ve koruyan şey budur. Bu, hem pastörlerin hem de cemaat üyelerinin açıklayıcı vaaz vermeye kendilerini adamaları gerektiği anlamına gelir. Açıklayıcı vaaz, oldukça basit bir şekilde Tanrı’nın Sözü’nü açığa vuran vaaz türüdür.
Kutsal Yazılardan belirli bir bölümü alır, o bölümü açıklar ve anlamını imanlıların yaşamına uygular. Bu, Tanrı’nın hem kendi halkına hem de O’nun halkı olmayanlara ulaşmak için en uygun vaaz türüdür. Açıklayıcı vaaza bağlılık, Tanrı’nın Sözü’nü işitmeye bağlılıktır. Bu nedenle, açıklayıcı vaazlara bağlılık, sağlıklı bir kilisenin önemli bir işaretidir. Aslında açıklayıcı vaaz, sağlıklı bir kilisenin diğer tüm işaretleri için bir başlangıç noktasıdır. Çünkü cemaat, Tanrı’nın Sözü’nün her hafta açıkça öğretildiğini ancak açıklayıcı vaaz yoluyla işitebilir. İmanlılar, Tanrı’yı ancak Tanrı’nın Sözü’nü dinlerken hayal etmeye başlayacaktır.
Başka birçok vaaz türü vardır. Örneğin, konuya özel vaaz vermede, belirli bir konu hakkında bir veya daha fazla bölüme değinilir. Biyografik vaaz, Kutsal Kitap’taki birinin hayatını alır ve bireyin hayatını Tanrı’nın lütfunun bir göstergesi ve sadakat örneği olarak tasvir eder. Diğer türler, zaman zaman yararlı bir şekilde kullanılabilir. Ancak kilisenin düzenli vaaz verme şekli, Tanrı’nın Sözü’nün belirli bölümlerinin açıklanması ve uygulanmasından oluşmalıdır. Açıklayıcı vaaz uygulaması, Tanrı’nın sözlerinin halkı için yetkili olduğu inancını varsayar. Tanrı’nın kilisenin Kutsal Yazıların her kısmından bir şeyler öğrenmesini gerektiğini düşünür. Açıklayıcı vaaz veren biri, çocuklarına arada sırada en sevdikleri öğünleri sunan anne gibi değil, her yiyecek grubundan besin sunan bir anne gibidir. Açıklayıcı bir vaizin otoritesi Kutsal Yazı ile başlar ve Kutsal Yazı ile sona erer.
Birisi, Tanrı’nın Sözü’nün yetkili olduğunu ve Kutsal Kitap’ın yanılmaz olduğunu söyleyebilir. Ancak bu kişi açıklamalı olarak vaaz vermiyorsa, kendi iddiasını reddetmiş olur. Bazen insanlar vaizin hitap tarzıyla açıklamalı vaazı karıştırır. Ancak açıklamalı vaaz temelde bir tarz meselesi değildir. Açıklamalı vaaz, bir vaizin söylediklerini nasıl söylediğiyle ilgili değildir. Bazen insanlar bunu bir ayet okumak ve bu ayetle ilgili vaaz vermek olduğunu düşünür. Bir vaiz Kutsal Kitap metinlerini sadece seçtiği vaazı desteklemek için kullanacaksa derin bir vaaz veremeyecektir. Böylece cemaat, daha derin bir paylaşımı işitemeyecek. Ancak açıklamalı vaaz, bundan fazlasını gerektirir.
Kutsal Kitap’taki bölümün bağlamına dikkat edilmelidir. Çünkü Kutsal Kitap metninin noktasını vaazın noktasına getirmeyi amaçlamaktadır. Bölümün noktası vaazın amacıdır, hem vaizin hem de cemaatin Tanrı’dan işiteceği yerdir. Hristiyan yaşamlarımızda olması gereken budur. Tanrı’dan daha önce işitmediğimiz şeyleri işittiğimizde imanda büyüme yaşanır mı? Bir vaiz, Tanrı Sözü’ne boyun eğmesi ile tanınmalıdır. Ancak bu konuda cemaatin de sorumluluğu bulunmaktadır. Matta 18. bölümde ve Galatyalılar 1. bölümde cemaatin nihai sorumluluğuna değinilir. Bu nedenle kilisede sadece bir kişiye sorumluluk yüklenemez. Aksi takdirde kilise yavaş yavaş Tanrı’nın öğretilerinden ziyade pastörün öğretilerine boyun eğecektir.
Tanrı’nın Çalışma Yolu
Tanrı’nın halkı, Söz aracılığıyla yaratılmıştır. Yaratılış 1. bölümden Yaratılış 12. bölümdeki İbrahim’in çağrısına, Hezekiel 37. bölümdeki kuru kemiklerin canlanmasından Yaşayan Söz olan İsa Mesih’in gelişine kadar Tanrı, halkını Sözü’yle yaratmıştır. Bu konuda Tanrı Sözü şunları söyler: ”Demek ki iman, haberi duymakla, duymak da Mesih’le ilgili sözün yayılmasıyla olur” (Rom. 10:17). ”Mademki dünya Tanrı’nın bilgeliği uyarınca Tanrı’yı kendi bilgeliğiyle tanımadı, Tanrı iman edenleri saçma sayılan bildiriyle kurtarmaya razı oldu” (1.Ko.1:21).
Açıklamalı vaaz, genellikle bir kilisede gerçek büyümenin çeşmesidir. Bu nedenle bizler de kiliselerimizin her zaman Tanrı’nın Sözü tarafından yönetilmesini dilemeliyiz.
KAYNAKÇA: