Mesih Kimleri Vaaz Vermeye Çağırıyor
420 views

Tabii ki, en az yarım saat boyunca oturup dinleyeceksek, konuşmacının yetenekli olması hoşumuza gider. Büyüleyici bir hikâye ile bizi yakalayan, mesajını açık bir şekilde sunan, bizleri heyecanlandıran ve rahatlatan, duygularımıza dokunan ve bizleri teşvik eden bir konuşmacı isteriz. Bu unsurlar, özellikle konferanslarda iyi bir konuşma sağlar. Ancak yerel kilisede vaaz etmek konferanstaki konuşmaya benzemez. Çünkü vaaz sadece topluluk önünde konuşma değildir. İbadet hizmeti sırasında vaaz etmek, benzersiz bir konuşma türüdür. Buna ‘pastoral konuşma’ diyebiliriz. Vaazda önemli olan, kilise üyelerinin sizi arkadaşlarına yetenekli bir konuşmacı olarak tanıtması değildir. Vaaz vermenin doğasında, iki önemli kısım vardır. Bunlar, ‘vaazın doğası’ ve ‘pastoral hizmetin doğasıdır’.

Vaaz Vermenin Anlamı          

Haberci kelimesi (Grekçe kērussō), Yeni Antlaşma’da (euangelizō ile birlikte) ‘vaaz verme’ için kullanılan ana kelimelerden biridir.  Fısıltıyla konuşmanın değil, iyi haberi damlardan duyurmanın zamanı (Mat. 10:27; Luk. 12:3). Müjdeleme, normal bir iletişim değil, yetki sahibi ve halka açık olan bir beyandır. Kesinliği olan bir duyurudur. 2. Korintliler 4:5’te şöyle der: ”Biz kendimizi ilan etmiyoruz; ama Mesih İsa’yı Rab, kendimizi de İsa uğruna kullarınız ilan ediyoruz.” Vaiz, dinleyicilerinden iman, umut ve tövbe bekler (1. Ko. 15:11).

Yerel kilisede vaaz etmek, her şeyden önce, hizmete atanmış çobanların Mesih’in koyunlarını besleme çağrısıdır.

Gönderilirler

Gerçek müjdeciler kendini görevlendirmez, Tanrı tarafından gönderilir (Mar. 3:14; Luk. 4:43; Elç. 10:36; 1. Ko.1:17). Vaizler, vaaz etmek istediklerine tek başına karar veremez. Gönderilmeleri gerekir. Vaaz verme, Tanrı’nın otoritesien bağlıdır. İncil’de vaaz etmenin öğretişle iç içe olduğunu görüyoruz (Mat. 11:1; Luk. 20:1; Elç. 5:42; 15:35; Rom. 2:21; 1. Ti. 5:17; 2. Ti. 4:2), ama ikisi aynı anlama gelmiyor. 

Vaaz verme, bir tür görevlendirilmiş, yetkili kamu konuşmasını ima eder. kērussō (vaaz vermek), genellikle önemli bir konuda yetkiye sahip biri adına müjdeye atıfta bulunmak için kullanılırdı. İçeriğin önemini ve yazarın otoritesini gösteren bir üsluba sahiptir.

Sorumuz sadece genel olarak vaaz vermenin doğası ile ilgili değil, özellikle belirli bir yerel kilisenin haftalık ibadet hizmetinde vaaz vermesi ile ilgilidir. 2. Timoteos 4:2, ‘‘Tanrı sözünü duyur’’ der. Vaaz (iyi haberi duyurmak), çoğu zaman bir mesajın sadece ibadet için toplanan bir kiliseye değil, dünyaya duyurulması anlamına gelir. Pavlus, Müjde’ye duyulan ihtiyacın altını çizer (Rom. 1:16–17; 1. Ko. 15:1–4) ve özellikle Timoteos’u Söz’ü duyurması için görevlendirir. Pavlus, 2. Timoteos 4:1-2, ‘‘Tanrı’nın ve dirilerle ölüleri yargılayacak olan Mesih İsa’nın önünde, O’nun gelişi ve egemenliği hakkı için sana buyuruyorum: Tanrı sözünü duyur. Zaman uygun olsun olmasın, bu görevi sürdür. İnsanları tam bir sabırla eğiterek ikna et, uyar, isteklendir’’ der. Bu, Yeni Antlaşma’da yerel kilisenin haftalık toplantısında vaaz etmenin açıkça emredildiği tek yer olsa da, buyruk belirsiz değildir.

Kuzularımı Otlat

Hristiyanlara vaiz edilmesinin amacı nedir? Müjdeciler, Tanrı’yı tanımayanlara iyi haberi duyururken, vaizler toplu ibadette imanın ateşini yakmayı amaçlar. Yuhanna 21’de İsa’nın, Petrus’a söyledikleri gibi, bir vaizin amacı Mesih’in kuzularını beslemektir. O halde vaaz etmek, sadece bir iletişim yolu değil, ruhsal bir beslenmedir. Vaazlar, ruhu Tanrı’nın Sözü’nde gıdayla besler.

Kim Vaaz Edebilir?

İbadette vaaz vermenin doğası ışığında soruyoruz: Kimler vaaz edebilir? Hem vaaz vermenin doğasına hem de pastoral hizmetin doğasına uygun olan cevap, pastörlerin ve ihtiyarların vaaz vermesidir. Çobanlar (pastörler) Mesih’in sürüsünü besler. Onlar, öğretmenler olarak (Ef. 4:11; 1. Ti. 3:2), sürüyü beslemekle görevli kişilerdir (2. Ti. 4:2).

Vaaz etme ve öğretişte bulunma hizmeti pastör ve ihtiyarlardadır (1. Ti. 5:17). Aynı zamanda yetkiyi öğreten ve uygulayanlardır (1. Ti. 2:12). Bunlar farklı çağrılar değil, tek bir çağrının birbiriyle uyumlu iki ucudur. Bu nedenle toplu ibadet hizmetinde, sürünün beslenmesi konusunda çobanlara bakarız.

Tüm Hristiyanlar Vaaz Vermez

Öyleyse vaaz vermek, tüm Hristiyanlar için değil, pastörler ve kilise ihtiyarları için özel bir çağrıdır. Her imanlı, Tanrı’nın sözü olan Ruh’un kılıcını kuşanmalıdır (Ef. 6:17). Hepimiz birbirimize öğretişte ve öğütte bulunan sözü, zengin bir şekilde içimizde yaşamalıyız (Kol. 3:16) Söylediğimiz her şeyi İsa Mesih’in adıyla Baba Tanrı’ya şükrederek yapmalıyız (Kol. 3:16). Kutsal Yazılar şöyle der: ‘‘Mesih’i Rab olarak yüreklerinizde kutsayın. İçinizdeki umudun nedenini soran herkese uygun bir yanıt vermeye her zaman hazır olun’’ (1. Pe. 3:15).

Pastoral Çağrının Merkezi

Sorumuza başka bir açıdan yaklaşmak gerekirse, pastörler ve kilise ihtiyarları vaaz verme ve öğretişte bulunma dışında sürüyü nasıl güdebilir?

Çobanlar sürüyü besler, öğretişleri ve vaazları aracılığıyla kuzuları diri su kaynaklarına yönlendirir.

Pavlus, Elçilerin İşleri 20:28’de Efes’teki ihtiyarlara şöyle sesleniyor: ‘‘Kendinize ve Kutsal Ruh’un sizi gözetmen olarak görevlendirdiği bütün sürüye göz kulak olun. Rab’bin kendi kanı pahasına sahip olduğu kiliseyi gütmek üzere atandınız.’’ Buradaki fiil, kelimenin tam anlamıyla, ‘çobandır’ (ποιμαίνειν – poimainein) Kilisede çobanlık yapmak, sürüyü beslemeyi gerektirir. Tıpkı İsa’nın Petrus’a ‘koyunlarımı besle’ dediği gibi (Yu. 21:15–17). Çobanlar, sürüyü beslediği kadar (Yah. 12), aynı zamanda koruyucudur. Öğretileri ve vaazları aracılığıyla sürüyü otlaklara (Mez. 23:2) ve yaşam sularının pınarlarına yönlendirir (Va. 7:17). Kilisenin topluluğa vaaz etmesi, yalnızca Mesih’in kilisesine bir armağanı değil, aynı zamanda Mesih’in kendilerine çağrıda bulunduğu işi tamamlamak için bir aracıdır.

Kiliselerin Çobana İhtiyacı Var

Vaaz etmek sadece topluluk önünde konuşmak değildir. Birçok iyi konuşmacı, pastör değildir. Kiliselerimizin yetenekli konuşmacılardan daha fazlasına ihtiyacı vardır. Yerel kilisede vaaz etmek için böyle bir vizyonu keşfetmek, hem pastörlere hem de kiliselerine yardımcı olur. İşaretlerimizi dünyadan değil, Kutsal Yazılardan almamız gerektiğini düzenli olarak hatırlamalıyız.

KAYNAKÇA: https://www.desiringgod.org/articles/feed-his-sheep

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Lütfen Sayfamıza Abone Olun!